17 Mart 2014 Pazartesi

12. Bursa Kitap Fuarı!

Hepinize merhabaaa! Şuan uzun süredir yazmak için can attığım yazıyı okuyorsunuz. Çünkü ben şehrinde senede bir kez kitap fuarı kurulan ve bu tüm senesini bu fuarı bekleyerek geçiren insanlardanım. :P Aslında yine de, şehrinde hiç kitap fuarı kurulmayan arkadaşlarıma göre şanslı bile sayılabilirim. Neyse, size fuardan bahsedeyim biraz.

Fuara dün annem, yengem ve kardeşimle gittik. Fazla kalabalık değildi, rahat rahat gezebildik. Önceden alacağım kitapların ve uğrayacağım yayınevlerinin listesini çıkartmam benim için çok kolaylık oldu. Her standa tek tek bakamadım, ama özellikle gözde yayınevlerimin standlarının başında kamp kurdum adeta. Kitap fiyatlarındaki indirime gelecek olursak; özellikle DEX yayınevinde çok güzel indirimler vardı. Onun dışında genel olarak, çok pahalı değildi. 
Uzuun süredir listemde olupta bir türlü alamadığım Alaska'nın Peşinde fuara ilk girdiğimde aklıma gelen kitap oldu. Dolayısıyla Pegasus da ilk uğradığım stant oldu. Yalnızlığın Kıyısında ise listemde olmayan,hatta konusunu dahi bilmediğim bir kitaptı. Ama kapağı çok hoşuma gitti, bunun üzerine de sevgili yengeciğim, şuan adını hatırlayamadığım bir yayınevinden, benim için aldı *-* (Ona da buradan öpücüklerimi yolluyorum tekrar :* ).
Pegasus Yayınlarından devam edelim o zaman.. Yakut Kırmızı, adeta kapaklarıyla uzaktan ilişki yaşadığım bir başka seriydi. Ve sonunda serinin ilk kitabına kavuştum. Hatta başladım bile! *-* (Şimdilik ilgi çekici bir konusu var, hoşuma gitti.) Açlık Oyunları... Kelimenin tam anlamıyla herkesin okuduğu ve benim okumadığım bir seri. Filmlerini seyrettim aslında, ama Elif gibi çok büyük bir Açlık Oyunları hayranının arkadaşı olupta serinin kitaplarını er yada geç okumamak ayıp olurdu. O yüzden hazır fuara gitmişken, kardeşimle beraber okumak üzere aldık.
Kristin Hannah henüz kitaplarını hiç okumadığım bir yazar. Bu yüzden de listemin başlarındaydı. Bir çok kitabının arasında neden Kış Bahçesi'ni seçtim, hiç bir fikrim yok. Ama kitaba karşı büyük umutlar besliyorum. :) Ayaklı Bela ise, Beautiful serisinin ikinci kitabı. Tatlı Bela ile (yorumu için tık-tık) Travis Maddox'a aşık olmuştum. Bu kitapta da, Tatlı Bela'daki olaylar Travis'in bakış açısıyla baştan anlatılıyormuş. Okumak için çok heyecanlıyım.

Kısa süre önce okuduğum Eğer Yaşarsam'ın devam kitabı Sen Gittiğinde, okumak istediğim kitaplardan biriydi. Onu da fuarda aradan çıkarmış olduğuma sevindim. Başlayanlar ise gerçekten okumayı dört gözle beklediğim distopik bir kitap! *-* Kapağı çok tatlı, ve yanlış hatırlamıyorsam DEX'in indirimli kitaplar kısmındaydı, gerçekten uygun fiyata satın aldım.
Vee, bunlarda yine DEX'in güzel indirimlerinden aldığım ve okumak için çoook heyecanlı olduğum diğer seriler. Bana Dokunma'nın kapağından hoşlanmasam da, içeriği hakkında umutluyum. Obsidiyen ile de bir türlü başlayamadığım Lux serisine başlayacağım. *-* Ruhsuz kapağıyla dikkatimi çekmişti, daha sonra Goodreads'ten konusuna ve hakkındaki yorumlara bakınca listeme eklemiştim ve o da DEX indiriminden payını aldı. :D

Eveeet, aldığım kitapların tümü bunlar. Çok fazla değil ama hepsi çok istediğim kitaplardı. O yüzden dünden beri mutluluktan uçuyorum. :D Derslerden ve sınavlardan fırsat buldukça, kısa zamanda hepsini okuyup, hepsi için tek ayrıntılı yorumlar yazmak istiyorum.

Fuar gerçekten güzeldi, benim çok hoşuma gitti. Şimdiden gelecek senenin fuarının iple çekiyorum! :)

2 yorum:

  1. Müthiş kitaplar! Özellikle Alaska, Sen Gittiğinde, Bana Dokunma (her ne kadar ilk kitabı sona doğru çok sevmesem de)... seçimler harika! Keyifli okumalar :D

    YanıtlaSil