23 Mart 2014 Pazar

Kitap Yorumu: Yakut Kırmızı (Aşk Tüm Zamanların İçinde Geçer #1) - Kerstin Gier

KİTAP KÜNYESİ:
Kitabın Adı: Yakut Kırmızı
Özgün Adı: Rubinrot
Yazarın Adı: Kerstin Gier
Serinin Adı: Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer
Sayfa Sayısı: 344
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Goodreads Puanı: 4.14
Piyasa Fiyatı: 25,00 TL (Ciltli)

ARKA KAPAK
Tüm zamanların sınırlarını aşan bir yolculuğa hazır mısınız?
Uluslararası çok satan yazar Kerstin Gier'den unutamayacağınız ve bağımlısı olacağınız bir seri…

Bazen sır küpü bir ailede yaşamak gerçekten de zordur. En azından 16 yaşındaki Gwendolyn bundan kesinlikle emindir. Ta ki günün birinde kendini son yüzyılın Londrasında bulana dek. O zaman bunun ailesinin en büyük sırlarından biri olduğunu anlar. Buna karşın anlamadığı; bu zaman yolculuğunda aşka yer olmadığıdır. Çünkü bu, durumu daha karmaşık hale getirmekten başka bir işe yaramaz!

Çoksatan yazar Kerstin Gier dünyanın en güzel duygusunu hiç kimsenin başaramadığı biçimde hayata geçiriyor!

Ateşli, komik ve acıklı: Gideon & Gwen aşklarıyla tüm zamanların sınırlarını aşıyorlar!


BENİM YORUMUM

Selaam! :) Kapağıyla uzaktan ilişki yaşadığım, sınıfta okurken bile çoğu kişinin kapağından etkilenip kitap hakkında sorular sorduğu Yakut Kırmızı'yı bitirdim. Ve bir kez daha kitaplar hakkındaki umutlarımı, kapağına bakarak belirlememem gerektiğini anladım. :D Aslında bu seri bir çok kişiden övgüler aldı, nasıl beklentilerimi yüksek tutmayabilirdim ki? Ama benim beklentilerimi karşılamadı. 
Biraz fazla yerdim sanırım? Çok kötü değildi, sevdiğim kısımları da vardı, ama kitabın ayrıntılarını şimdiden unutmaya başladım bile.
Neyse, ben size biraz konudan bahsedeyim...

16 yaşındaki Gwen (adı Gwendolyn ama ben kısaltmasını yazacağım çünkü hecelerken canım çıkıyor!) Londra'da büyükannesi, teyzesi, kuzeni, annesi ve kardeşleri ile diğer evlere göre oldukça nostaljik görünümlü bir evde son derece "normal" hayatını yaşıyor. Ve o bu normallikten mutlu, çünkü ailesinde, taşıyan üyelerin zaman yolculuğu yapmasını sağlayacağı bir gen var. Ama neyse ki bu gen onda değil, kuzeni Charlotte'da (!!!). Yani herkes böyle sanıyor. Ama işin aslı böyle değil tabi kii. Bir gün sokakta yürürken birden kendini antika arabalar, eğri büğrü kaldırımlar ve zayıf ışıklı sokak lambalarının olduğu bir sokakta bulunca her şey anlaşılıyor. Zaman yolculuğu genini taşıyan yıllardır sırf bu zaman yolculuğu için eğitim alan Charlotte değil, Gwen'dir!

Kitap zaten çok uzun değil, ve üçte biri Gwen'in "hayır bu gen bende olamaz," diye inanamaması ile geçiyor. O yüzden ilk kısımları biraz sıkıcıydı. Bir türlü hareketlenmedi. Ve Gwen 16 yaşında olmasına rağmen, hareketleri hiç de öyle değildi. Özellikle kitabın ilk yarısında yaşından küçük davranıyordu ve bu beni deli etti.

Neyse ki, kitabın yarılarına doğru Gwen gerçekleri kabullendi ve biraz hareket geldi. Zaman yolculukları, zaman yolcularının kontrolü altında değil, böyle olunca sınıfın ortasında kendini 18. yüzyılda bulma gibi problemler oluyor. Ama kronograf isimli bir aletle, en azından gidebileceğin zamanı seçebiliyorlar. Ve Gwen şanlı ki, onun zamanında ondan iki yaş büyük olup bu zaman yolculuklarında ona yardımcı olabilecek bir zaman yolcusu daha var; Gideon. 

Gideon, bazen öküzleşebilen ama aslında sevimli bir çocuk. Aralarındaki ilişki başlarda biraz saçma olsa da, sonlara doğru daha mantıklı bir hal aldı; ve kitap sevdiğim bir sonla bitti. Ve kitap sonunda bayağı sır bıraktı. İkinci kitap ilkinden daha çok entrikalarla dolu olacak gibi bir his verdi bana.

Dediğim gibi kitaba büyük umutlarla başlamıştım, ama umduğumu bulamadım. Bu berbattı demek de değil; hoş bir hikayeydi. Ama favorilerimin ya da ikinciye okuyacağım kitapların arasına giremez. Okuyacaklarım listesini biraz daha kısalttıktan sonra (kısalttıkça diğer taraftan uzuyor ama :D ) serinin ikinci kitabını okuyabilirim muhtemelen.

ALINTILAR

"Benimle evlenmek mi istiyorsun? Hem de Titanik'te? Delirdin mi?" 
"Ama çok romantik olurdu." 
"Buz dağına gelene dek." 

"Tuhaf olduğunu biliyorsun değil mi?" 
"Evet, sevgili Gordon, bunu biliyorum. En azından sesim kalınlaşmıyor." 
"Bu geçmişte kaldı," dedi Gordon. 
"Sen de geçmişte kalsan ne güzel olurdu," dedi Lessie. 
3 PUAN: Çok kötü değildi, ama çok daha iyi olabilirdi.
 Eğer atıştırmalık bir şeyler arıyorsanız, Yakut Kırmızı tam size göre! Beklentilerinizi benim gibi fazla tutmazsanız, sevebilirsiniz. :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder