28 Kasım 2014 Cuma

Kitap Yorumu: Machbeth - William Shakespeare

KİTAP KÜNYESİ:
Orijinal Adı: Machbeth
Seri: - 
Yayınevi: Alter Yayınları
Sayfa Sayısı: 110
Türü: Klasik - Tiyatro - Dram 

ARKA KAPAK


William Shakespeare (1564 - 1616)

Dünya tarihinin en büyük oyun yazarlarından biridir, yarattığı karakterlerde insan doğasının en değişmez özelliklerini benzersiz bir şiir diliyle yansıtır. Yaşadığı yüzyıldan bu yana her çağda ve her ülkede en sık sahnelenen oyunlar yazarıdır.

Shakespeare'in, bir bölümü soylu bir genci öven, bir bölümü de bir kadına duyduğu sevgiyi dile getiren Soneler'i son derece duyarlı ve zengin bir dille kaleme alınmış şiirlerdir. William Shakespeare, 23 Nisan 1616'da Startfort'ta, Ben Jonson ile birlikte katıldığı bir şölenin ardından hayata gözlerini kapamıştır. Eserlerinin bir çoğu Türkçe'ye çevrilmiştir.

Son bin yılın en önemli yazarlarından. Bu eser günümüzden beşyüz yıl önce kaleme alındı. Yayınlandığı yüzyıllarda yaklaşık olarak yılda yirmi bin adet satan Soneler her okurun ufkunda geniş sahalar açacaktır.



Shakespeare ve tiyatro türü ile tanışmam Machbeth sayesinde oldu. Bu sene Edebiyat dersimiz için tiyatro türünde bir kitap okumamız gerekiyordu, ben de bir süredir Shakespeare okumak istediğim için bu kitabı seçtim. Daha önce hiç tiyatro okumamış biri olarak, bu türü kesinlikle sevdiğimi söyleyebilirim. Hani bazı kitaplar film gibi oluyor ya? Tiyatrolar daha da çok film gibi. :D Şimdi, önce biraz konudan bahsedeyim, sonra fikirlerime geçerim... :)

Machbeth, kuzeni olan İskoçya Kralı Duncan'ın en gözde, en cesur ve en sevilen askerlerinden biridir. Bir gün Machbeth ve kankası Banquo yolda üç cadıyla karşılaşırlar ve onlarla muhabbet etmeye başlarlar. Cadılar laf arasında Machbeth'e önce Cowdor Baronu, sonra da İskoçya Kralı olacağını; Banquo'nun da oğlunun kral olacağını söylerler. Machbeth ve Banquo başta buna inanmak istemeseler de, bu olayın üzerinden saatler geçmeden Machbeth, İskoçya Kralı Duncan tarafından Cowdor Baronu ilan edilir. Machbeth bu olayı karısına anlattığında, karısı önce Machbeth'in kral olacağına çok sevinir, sonra da kraliçe olmak için daha fazla bekleyemeyeceğine karar verip bu işin kısa yolu üzerine düşünmeye başlar. Ve sonunda Kral Duncan'ı öldürüp suçu başkasının üzerine atmakta karar kılar.

Machbeth başta kimseyi öldürmek istemez ama karısına ve kral olma isteğine karşı gelemeyip Duncan'ı öldürür ve suçu hizmetkarların üzerine atar. Sonunda Machbeth ve karısı muratlarına erip tahtın sahipleri olurlar fakat Machbeth'in masum kurbanları henüz son bulmamıştır...

Kitabın konusu genel olarak böyle. Genelde klasiklerdeki olay akışının yavaş olmasından şikayetçi olurum ama bu kitap tiyatrodur diye mi bilmem, bunda öyle bir sorun yaşamadım. Evet, bazı bölümleri okurken sıkıldım, ama nadirdi bu. Dilinin şiirselliğinden de kaynaklanıyor olabilir. 

Kitap genel olarak dram olmasına rağmen, beni neşelendiren bazı sahneler de vardı. Machbeth'in hayalet görme sahnesi gibi.. :D

Karakterlere değinecek olursak; Macbeth'i kitabın başlarında seviyordum aslında. Ama karısının aklına uymaya başladıktan sonra öyle bir sapma yaşadı ki, sanki tamamen farklı bir karakter oldu! Lady Macbeth hoş kadın aslında, tabii  yılanın başı olduğunu saymazsak. :D Kral Duncan çok iyi adamdı ama adamcağızı tanımaya fazla fırsatımız olmadan cennete gönderdiler zaten. :D 

Genel olarak sevdim kitabı, ama ortalama bir kitaptı yani. Ne çok güzel, ne de kötü. Okunabilir.

ALINTILAR

Yürekte saklanan çirkin niyeti,Güzel bir yüz başarır gizlemeyi.

Machbeth: Gece ne sularda? Sabaha çok var mı?Lady Machbeth: Savaşıyorlar; gece mi sabah mı belli değil. 

En uzun gecenin bir gündüzü var. 

Yarın, yarından sonra bir yarın, bir yarın dahaSürüp gidiyor günden güne küçük adımlarla;Geçmiş günlerimiz ise nice sersemlere ışık tutmuşÖlüm yolunda toz toprak olmazdan önce.Sön, cılız kandil, sön! Hayat dediğin ne ki:Yürüyen bir gölge, zavallı bir kukla bu sahnede:Bir saat boy gösterip, boyun kırıp gidecek!Bir daha da duyulmayacak sesi.Bir aptalın anlattığı masal bu:Kuru gürültüler, deli saçmalarıyla dolu.
Oysa hep bilirsiniz nedir,
Ölümlülerin başını yiyen:
Kendine fazla güven.
 


3 PUAN: İyiydi, ama beklentilerimi karşılamadı.
Aslına bakarsanız, beklentilerimi karşıladı çünkü kitaba büyük beklentilerle başlamamıştım. Ama kitap 4'lük de değildi bana kalırsa. Beklentilerinizi karşılayacak 3'lük bir klasik.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder